Bir bilim adamı hiçbir zaman
“
superlative
” yani en üstünü
belirten sıfatlar kullanmamalıdır.
Sadece en üstünü belirten sıfatlar değil,
“
çok önemli
”, “
olağanüstü
”, “
sıra dışı
” ve
“
emsalsiz
” gibi güçlü sözcükler de görüşün
yetersizliğini ifade eder.
Yazan ve anlatan fikrinin güçsüzlüğünü
“superlative”e sığınarak saklar.
Ağır sözcükler, alaylı deyimler içeren
eleştiriler de böyledir,
bilimsel metin
içerikte güçlü, ifadede nazik olmalıdır.
Ernst HİRŞ*
* Ernst Eduard Hirsch
(1902–1985) Nazi Almanyasından kaçarak ülkemize gelmiş,
1933–1953 yılları arasında İstanbul ve Ankara Üniversiteleri Hukuk Fakültelerinde
dersler vermiş, Türk Ticaret Kanunu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu başta olmak
üzere bir çok kanunu hazırlayan (kodifikatör) çok önemli bir hukuk bilim adamıdır.
Türk Ticaret Hukukunun ve Türkiye’de hukuk eğitiminin gelişmesine en büyük
katkıyı sunmuş hocaların başında gelir. Türk Vatandaşı olmuş, ancak 1953 te
Türkiye’den gitmesi “teşvik(!)” edilmiştir. 1953–1955 yıllarında Berlin
Hür Üniversitesi kurucu rektörü olarak görev yapmıştır.