130
Ü N S E V E R
X X X
II
M E D E N İ H A K L A R I N K I S I T L A N M A S I : V A S İ L İ K V E K A Y Y I M L I K
Her insanın hak ehliyeti vardır. Buna göre bütün insanlar,
hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil
olmada eşittirler.
Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak
edinebilir ve borç altına girebilir.
Ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin
fiil ehliyeti vardır.
Erginlik onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar.
Evlenme kişiyi ergin kılar.
Ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların
fiil ehliyeti yoktur.
Bir kişi, kişiliğinin ayrılmaz parçası olarak “hak ehliyetine” sahip
olduğuna, ancak ergin ve sezgin olmadan “fiil ehliyetine” sahip
olmadığına göre ergin ve/veya sezgin olmayan kişilerin hakları nasıl
idare edilecektir? Bu kişilerin malları, paraları ne olacaktır? Hukuk
bu soruların cevaplarını kolayca vermektedir: Ergin olmayan kişinin
anne ve babası onun yasal temsilcileridir. Yani velisidir. Velâyet hakkı
olarak tanımlanan bu temsil ilişkisi doğal bir bağa dayanmaktadır. Bir
atamayla, kararla ortaya çıkmaz ancak bir mahkeme kararı ile ortadan
kaldırılabilir. Veli, velâyet hakkı kapsamında temsil ettiği çocuğunun
(küçüğün) mallarını, haklarını korur, kullanır. Özel bir durum olmadığı
sürece de bu temsil hakkı ile ilgili bir izin, denetim vb. söz konusu
olmayacaktır. Velisi olmayan ya da velâyet hakkı kaldırılmış, bu hakkı
kullanacak durumda anne ve babası olmayan küçüğü ise “vasi” olarak
tanımlanan kişi temsil eder. Hatta bazı durum ve işlemlerde veli ve vasi
dışında/yanında bir başka kişi de görevlendirilebilir. Kayyım olarak
tanımlanan bu kişi son zamanlarda tüzel kişiliklerle ilgili olarak da sıkça
Türk Medeni
Kanunu madde 8
Türk Medeni
Kanunu madde 9
Türk Medeni
Kanunu madde 10
Türk Medeni
Kanunu madde 11
Türk Medeni
Kanunu madde 14